HASTALIKLAR

BEYİN TÜMÖRLERİ

Tümör normal hücrelerin anormal olarak büyümesidir. Sonradan meydana gelen anormal hücreler kafatası içi basıncının artmasına sebep olarak beyin üzerine baskı yapmaya başlar ve birtakım olumsuz belirtiler gösterir. Tümörler yerleşim yerlerine ve tümör çeşitlerine göre belirtiler verirler. Bu belirtiler baş ağrısı, bulantı, kusma, bayılma nöbetleri, kol ve bacaklarda his kaybı ya da kuvvet kaybı, işitme ve denge bozuklukları, görme bozukluğu, hafıza kaybı, konuşmada güçlük gibidir.

HİPOFİZ TÜMÖRÜ

Hipofiz adenomları hormon salgılayanlar ve hormon salgılamayanlar olarak iki ana gruba ayrılır. Hormon salgılayanlar genelde salgıladıkları hormona bağlı olarak belirti verirler. Hormon salgılamayan adenomlar ise uzun zaman belirti vermezler ancak optik ( görme ) sinire bası yaparak görme bozukluklarına neden olurlar.

Hormon bozuklukları, adet düzensizlikleri veya olmaması, memeden süt gelmesi, aşırı şişmanlama, hızlı boy uzaması, ellerde, ayaklarda ve çenede büyüme gibi belirtiler ortaya çıkar. Tümör boyutları çok artarsa kafatası içi basıncını arttırır ve baş ağrısı, bulantı ve kusma şeklindeki genel belirtilere neden olur.

 

ANEVRİZMA ( BEYİN KANAMASI )

Anevrizma bir arter duvarındaki balon benzeri bir kusurdur. Bu, kanın dışarı sızmasına neden olur. Sızan kan beyine hasar verebilir. Küçük, yırtılmamış bir anevrizma genellikle semptom vermez. Daha büyük, yırtılmamış anevrizmalar genişledikçe yakınlarındaki beyin alanlarına veya sinirlere bası yapmaya başlarlar. Bu bası lokal ağrılara ve baş ağrılarına yol açar.

Anevrizmanın bası yapmaya başladığı yere göre hastalarda görme ile ilgili problemler, kol veya bacaklarda his kayıpları, kuvvet kayıpları, hafıza problemleri, konuşma problemleri veya nöbetler ortaya çıkabilir. Eğer bir anevrizma yırtılırsa kişi genellikle şiddetli baş ağrısı hisseder. Baş ağrısına bulantı, kusma, ense sertliği, bulanık ya da çift görme, ışığa hassasiyet veya duyuların kaybı eşlik edebilir.

 

VASKÜLER MALFORMASYON

Vasküler malformasyon kan damarlarının anormal bir yumağıdır. Bir vasküler malformasyon beyinin bir bölgesinde normal kan akımını önleyebilir. Aynı zamanda beyin dokusu içerisine kanama riskini de artırmaktadır.

 

CHİARİ MALFORMASYONU

Chiari Malformasyonu beyinciğin boyun omurga kanalına doğru yer değiştirdiği baş-boyun hareket kısıtlılığı, duyu bozukluğu, solunum bozuklukları ve skolyoz ile karakterize bir konjenital ( doğumsal ) malformasyondur.

 

HİDROSEFALİ

Hidrosefali, hidro=su ve sefali=baş kelimelerinin birleşiminden oluşan bir tanımlamadır. Beyinde üretilen sıvı miktarı emilen sıvı miktarını aşarsa, beyinde bulunan ve içi sıvı ile dolu olan ventriküller ( odacıklar ) genişler ve hidrosefali oluşur. Burada belirtilen sıvı BOS yani beyin-omurilik sıvısıdır. Bu durum kafatası içi basıncının artmasına ve beynin zarar görmesine neden olur. Kafatası içi basıncın artması sonucunda bıngıldakta genişleme ve gerginlik, huzursuzluk, sinirlilik, uyku hali, gelişimde gerileme, kusma, gözlerde kayma oluşur.

Yenidoğanlarda bıngıldakların açık olması yüzünden ventrikül ( odacık ) boyutlarındaki aşırı büyüme kafatasının da büyümesine neden olur. İlerleyen yaşla birlikte bıngıldaklar kapandığı için daha sonraki yaşlarda ortaya çıkabilecek bir hidrosefali vakasında başın aşırı büyümesi gözlenmez.

 

KRANİOSİNOSTOZ

Bebeklerin kafatasındaki kemiklerin arasındaki bağlantı eklemlerinin erken kapanması olarak tanımlanır ve primer ( birincil ) veya sekonder ( ikincil ) olarak sınıflandırılır.

Primer kraniosinostoz bir veya daha fazla kemik ekleminin kafatası gelişim anormalliğine bağlı kapanmasına denir. Sekonder kraniosinostoz ise beynin büyüme ve genişlemesindeki yetersizlikten kaynaklanır.

 

LOMBER DİSK HERNİSİ ( BEL FITIĞI )

Bel bölgesindeki omurga yapısını oluşturan omurlar arasında destek görevi olan disk yapısının, zamanla dejenere olması ya da ağır kaldırma, yanlış fiziksel hareketler sonucu yerinden oynamasıyla oluşan ağrılı ve kalıtımsal olabilen bir hastalıktır. Bel fıtığı bacaklarda ağrı, uyuşma, kuvvetsizlik gibi problemler oluşturur. Hastalığın ileri evresinde fıtığın oluştuğu sevıyeye bağlı kişide tuvaletini kaçırma, cinsel fonksiyon bozukluğu gibi problemler dahi oluşabilir.

 

SERVİKAL DİSK HERNİSİ ( BOYUN FITIĞI )

Boyun bölgesindeki omurga yapısını oluşturan omurlar arasında destek görevi olan disk yapısının, zamanla dejenere olması ya da ağır kaldırma, yanlış fiziksel hareketler sonucu yerinden oynamasıyla oluşan ağrılı bir hastalıktır. Boyun fıtığı kollarda şiddetli ve yanıcı ağrı, uyuşma, karıncalanma gibi problemler oluşturur. Hastalığın ileri evresinde el veya kolda güçsüzlük oluşabilir.

 

SPONDİLOLİSTEZİS ( BEL KAYMASI )

Bel bölgesindeki omurga yapısını oluşturan omurların normal dizilişinin bozulması, omurların üst üste binmesi veya öne yada arkaya kayarak, etrafındaki sinirleri ve dokuları zedelemesi sonucu oluşan bir hastalıktır. Spondilolistezis bel ve kalça ağrısı, bacaklarda uyuşma, ağrı ve gerginlik, yürümede güçlük gibi belirtiler gösterir. İstirahat halinde rahatlama oluşsada, ayakta durma, yürüme ve diğer fiziksel hareketlerle bu belirtiler tekrar ortaya çıkar ve ileri evrede ağrılar artar.

 

OMURİLİK KANALI DARLIĞI ( SPİNAL STENOZ )

Omurga yapısını oluşturan omurların arka kısmında, içinde omurilik ve sinir liflerinin bulunduğu bir boşluk vardır. Bu boşluğa omurilik kanalı ( spinal kanal ) denir. Omurlar arasındaki disklerin dejenerasyonu ve sıvı kaybetmesiyle yada omurların arkasındaki eklemlerin zaman içerisinde büyümesiyle kanalda daralma oluşur ve omurilik ve sinirlerin sıkışması nedeniyle ağrılı bir durum ortaya çıkar. Spinal stenoz hemen belirti vermeyebilir. Sırt ve bacaklarda ağrı, uyuşma ve kuvvetsizlik gibi belirtiler gösterir. Şikayetler ayakta durma ve yürüme ile artabilir. Bazı durumlarda idrar kaçırma yada bağırsak sorunları ortaya çıkabilir. Darlık doğuştan ya da sonradan oluşmaktadır. Doğuştan olan darlıkta belirtiler daha erken dönemde ortaya çıkar.

SKOLYOZ, KİFOZ ( OMURGA EĞRİLİKLERİ )

Düz olması gereken omurganın yanlara doğru “S” yada “C” biçiminde şekıl alması sonucu oluşan hastalığa skolyoz denir. Skolyoz genellikle genetik faktörlere bağlı oluşur ve çoğunun sebebi bilinmemektedir. Anne karnında ve ergenlikte büyüme döneminde yada bazı kas ve sinir hastalıklarına bağlı skolyoz oluşabilir. Kifoz ise omurgaya yandan bakıldığında dışa doğru çıkıntı yani kamburlaşma olayıdır.

OMURGA VE OMURİLİK TÜMÖRÜ

Omurga tümörleri, omurga ve omuriliği oluşturan kemiklerde ya da sinir veya diğer yumuşak dokularda ortaya çıkan tümörlerdir. Bu tümörler, omurganın yapısındaki hücrelerin kanserleşmesi ile oluşabileceği gibi vücudun başka ( akciğer, meme, prostat, rahim vb. ) bölgelerinde varolan tümörlerin metastazı ile de oluşabilir.

Omurga tümörleri üç şekilde sınıflandırılır.

Ekstradural: omurilik zarının dışında yer alan tümörler

İntradural Ekstramedüller: omurilik zarının içinde fakat omuriliğin dışında yer alan tümörler

İntramedüller: omuriliğin içinde yer alan tümörler

 

OMURGA KIRIĞI

Omurganın görevi, insanların dik bir şekilde ayakta durmamasını, hareket etmesini sağlamak ve içinden geçen omurilik ve sinirleri korumaktır. Omurgada oluşan kırık diğer kırıklardan çok daha risklidir. Omurga içinden geçen sinirlerin etkilenmesi sonucu felç oluşabilir ya da omurga etrafındaki damar ve organların hasarlanmasına neden olabilir.

Omurga kırıkları genellikle trafik kazaları, spor kazaları veya yüksekten düşme gibi yüksek enerjili travmalara bağlı gelişir. Bunun dışında osteoporozu ( kemik erimesi ) olan yaşlılarda ve omurga tümörü olan hastalarda omurga kemikleri zayıfladığı için hafif düşmeler gibi düşük enerjili travmalar sonrasında da ciddi kırıklar oluşabilir.

 

VERTEBROPLASTİ VE KİFOPLASTİ

Vertebroplasti omurgada bulunan 33 vertebranın ( omurdan ) bir veya birden fazlasının osteoporoza ( kemik erimesine ) bağlı kırıklarında , travmatik kırıklarda, hemanjiomlarda, tümörlere bağlı kırıklarında, radyolojik kontrol ile, hasara uğramış olan omurga kemiği içerisine polimetilakrilat adlı kimyasal madde ( kemik çimentosu ) enjeksiyonu yapılarak ve kemiğin sağlam hale getirilmesi işlemidir. Kifoplasti, vertebroplasti işlemi öncesinde kemik içerisine özel bir balon yerleştirilerek balonun şişirilmesi ile kırılmış olan kemikteki yükseklik kaybının olabildiği ölçüde düzeltilmesi, daha sonra da balonun kemik içerisinden çıkartılarak balon sayesinde kemik içinde yaratılan boşluğa kemik çimentosu enjeksiyonu yapılmasıdır.

Bu iki işlem lokal anestezi ve damardan uygulanan sakinleştirici ilaçlar yardımı ile yapılabilir. Genel anestezi alması riskli, yaşlı, genel durumu bozuk hastalar için güvenli bir yöntemdir. Enfeksiyon, kanama ve hareket kısıtlılığı bu yöntemlerde neredeyse hiç olmamaktadır.

 

SİNİR SIKIŞMASI

Genellikle el ve ayak bileği çevresinde ve dirsek bölgesinde bir tünelden geçen sinirin üstü, koruyucu özelliği olan bir bantla kaplıdır. Bu bant bileğin veya dirseğin aşırı kullanılmasına veya travmaya bağlı olarak zaman içerisinde kalınlaşabilir. Kalınlaşan bant, altındaki siniri tünel içinde sıkıştırır ve parmaklarda uyuşma, karıncalanma, elektrik çarpması hissi, ağrı, güç kaybı vb. gibi şikayetler oluşturan hastalık gelişir.